Fenerbahçe Kulübü’nün Mali Olağan Genel Şurası’nda teknik yönetici İsmail Kartal için veda merasimi düzenlenmişti. Geçen dönemin ikinci yarısındaki performansıyla sarı-lacivertli kadrosu UEFA Şampiyonlar Ligi potasına sokan tecrübeli teknik adam duygusal anlar yaşamıştı.
‘F.BAHÇE İÇİN VAR OLAN PROFİLLERDEN BİRİ’
Başkan Ali Koç yaptığı konuşmada, “İsmail Kartal, Fenerbahçe ile var olan değil, Fenerbahçe için var olan profillerden biridir. 18 hafta boyunca liderliğimizi yaptı. Kendini itimadını kaybetmiş bir futbolcu topluluğunu ayağa kaldırdı, kadro yaptı. Yeterli ekibe sahibiz, lakin bu kağıttaydı. O alanda bunun potansiyelini gösterdi. Görevde bulunduğu 18 hafta boyunca 2.03 puan ortalaması 18 hafta boyunca puan başkanı, en çok ikinci gol atan grup, bütün döneme baktığımız vakit en âlâ averajı olan grup. 5’ten 2’ye çıkararak Şampiyonlar Ligi’ne katılma talihi sağladı” tabirlerini kullandı.
Milliyet Gazetesi muharriri Bilal Meşe, bu haftaki köşesinde İsmail Kartal’ı överken, tecrübeli hocaya idarenin yaptığı teklifi açıkladı. İşte o yazı…
‘Nöbetçi’ sözünün kısaca açılımı yaparsak; “nöbet kendisinde olan kimse” manasını taşır. Ferdî olarak bu kelimeyi çok severim. Gerçekten Milliyet’teki köşemin ismi da ‘Nöbetçi Kalem’ dir. Niçin bu iki kelimeyi tercih ettim? Geçmişte, hem muhabir – hem de müellifliği bir ortada yürüttüm. Vakit geldi köşeme orta verdim, haberlerden fırsat buldukça köşeme dönüşler yaptım. Açıkcası, bir yazdım, bir orta verdim.
Fenerbahçe’nin Teknik Yöneticisi İsmail Kartal hocamızı biraz kendime benzettim. Ona da, “Nöbetçi hoca” yakıştırmasını yaptım. Valla onun bu gel-gitlerine bakınca cuk diye oturdu bence, ya sizce?
‘HARİKA VEDA’
İsmail Kartal’ın veda merasimini canlı olarak izledim, açıkçası çok hoşuma gitti. Kaldı ki ziyadesiyle da hak etti. İdare bu manada alkışı ziyadesiyle hak ediyor, helal olsun. Vakit zaman duygusal anlar yaşadı Kartal… Nasıl yaşamasın arkadaş? Ne vakit Fenerbahçe güç duruma düşse, koşarak geldi daima… Bu dönemde olduğu üzere. Enkaz tahminen ağır olacak ancak negatif tabloda aldı, müspete taşıdı Devler Ligi’ne aday grup haline getirdi. Ortada bir emek, bir alınteri var arkadaş… Natürel ki duygulanır, gözyaşı da döker.
Bu ayrılık; vefasızlık mı, değil mi asıl tartışmamız gereken de budur! Herkes bu tabloya farklı pencereden bakabilir. Her ikisine de itirazımız olmaz. Şahsî olarak İsmail Kartal’ın kalmasından yanaydım.
‘KARTAL’A SAMANDIRA’DA İDARİ MİSYON TEKLİF EDİLMİŞ’
Neticede benim görüşüm bu, ancak karar verici Lider Ali Koç ve idaresidir. Onların işine karışacak ne halimiz var, ne de yetkimiz!
Fenerbahçeli dostlarla konuşuyoruz, İsmail Kartal’a Samandıra’da idari misyon teklif edilmiş yönetimce…
Gelin görün ki deneyimli hoca yoluna teknik yönetici olarak devam etmek istiyor. Bu da onun tercihi… Sanki idari işten çok, Kartal’a sportif yöneticilik vazifesi önerilseydi daha âlâ olmaz mıydı? Tahminen kabul ederdi, ne bileyim!
‘ÖZİL GİDİCİ Mİ KALICI MI?’
Mesut Özil’in Fenerbahçe’ye transferini anımsayın… Ülkemize gelişi büyük yankı uyandırdı, yazılı ve görsel medya saatlerce ünlü oyuncuyu getiren uçağın rotasına kilitlendi. Bütün televizyonlar uçaktan inişi dahil, attığı her adımı canlı olarak yayınladı, yer yerinden oynadı.
Ya futbol?
Özil büyük umutlarla getirildi, gelin görün ki geçtiğimiz dönemdeki performansı hayal kırıklığı yarattı. Kah on birde oynadı, kah yedek kaldı. Yani o bildiğimiz Mesut Özil’in yerinde adeta yeller esti. Özil’in iki yıllık kontratı var, lakin pozisyonu tartışılıyor; kalacak mı, yoksa ayrılacak mı? Kuşkusuz buna yeni Teknik Yönetici Jesus karar verecek, dışarıya yansıyan bu kulüpten!
Jorge Jesus da tıpkı Mesut Özil üzere özel uçakla ülkemize getirildi, neredeyse Özil’de yaşadığımız o imajların benzerini ünlü teknik adamda da yaşadık.
Bir yıllık mukavele yapan Portekizli çalıştırıcının sonu da inşallah Özil’e benzemez. Yani hayal kırıklığı yaşatmaz topluluğa…
‘LİG ÇANTADA KEKLİK Mİ?’
Jorge Jesus mesleği büyük başarılarla dolu bir teknik adam…
Başkan Ali Koç, benzetme yerindeyse, son kurşununu burada kullandı. O da haklı… Onca yatırıma karşın, yıllardır gelmeyen bir şampiyonluk sözkonusudur, onun da dayanacak gücü kalmadı.
Hep yazıldı-çizildi, bu oyunda hiç bir gayenin garantisi yoktur.
Sürprizlerle dolu uzun soluklu bir maratondur lig. Demem o ki, büyük kadrolar da boş durmuyor, elleri armut toplamıyor, onlar da takımlarını güçlendiriyor. Yani lig şampiyonluğu asla ‘çantada keklik’ değildir.