CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) 28. Periyot 3. Yasama Yılı’nın birinci haftalık küme toplantısında konuştu. Konuşma öncesi Özel, GÜZEL Parti’den istifa eden ve CHP’ye katılan İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir’e rozet taktı.
Özel, Özdemir’i takdim ederken “Nimet Hanım iş dünyasında muvaffakiyetleri olan, GÜZEL Parti’de milletvekilliği yapan bir müddettir bağımsız devam eden bir vekilimiz. Bayan hakları, hayvan hakları için gayret veren biri. Bir süredir baba ocağı CHP’ye dönmek istiyordu. Bugün de buradalar, örgütümüzü temsil edecekler” dedi.
Özel’in konuşması şöyle:
Maalesef bugün acı haberlerin hepimizi kahrettiği günlerdeyiz. Öncelikle taziye dileğinde bulunacağım. Ulusal Görüş Hareketi’nin kıymetli ismi Recai Kutan için başsağlığı diliyorum. Semih Çelik isimli cani, İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’i katletti, Tekirdağ’da ise Sıla bebek tedavi görürken ömür çabasını kaybetti. Bu yılın birinci 9 ayında 295 bayan hayattan koparıldı. Bayan cinayetlerinin bir tesadüf olmadığını biliyoruz. Şiddeti üreten bu nizamın kendisidir. Failin özelliklerini öne çıkaran ve alakayı magazin gerecine dönüştüren sözler kullanılıyor.
KADIN CİNAYETLERİ İÇİN REAKSİYON, İSTANBUL KONTRATINI HATIRLATTI
Bu toplum bu hale nasıl geldi? Bu canileri yaratan nedir? Bu siyasi rejim beyanlarla ve sayılarla görülüyor ki bayanlara âlâ gelmiyor. O denli bir süreçteyiz ki; bu iktidar bayan ve çocukları koruyamadığı üzere olumlu adımlardan da geri adımlar atıyor. 2021 yılında İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede tek imzayla çıkıldı. İstanbul Mukavelesi, hepimizin gurur duyduğu 2011’de tüm vekillerin coşkuyla oy verdikleri, bundan sonra bayan katilleri âlâ düşünsün dediğimiz, kurumların oluşturulmasının, kuralların oluşturulmasının Türkiye’nin tamamının gördüğü bildiği ve birilerinin ayağını denk aldığı bir yıl oldu.
ERDOĞAN’IN İMZASIYLA ÇIKTI
İstanbul Kontratı devlet kararlılığının bir sembolüydü. ‘Devlet bu işe kafayı taktı’ deyip diye düşünüp ayaklarını denk aldılar. Sonra yapılacak düzenlemeler gecikti, yapılan düzgün uygulamadı. Sonra gerici bir kesim, bayanı aşağı gören geçmişin domuz bağcıları ortalığı velveleye verdi ‘İstanbul Sözleşmesi’ne hayır’ diye. Sağ partiler bunu meydanlarda bağırınca AK Parti bir avuç oyun peşine düştü. Hepimizin birlikte girdiği kontrattan Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla çıktı. Her gün bayan cinayeti işleniyor şu an bu yüzden. Gözleri korkmuyor artık, ‘azıcık yatar çıkarım, af çıkar ben de kaynarım’ diyorlar. Bu bu kadar politik, bu kadar siyasi, bu kadar gerçek bir sıkıntı.
DOMUZBAĞCILARA VERDİĞİN KELAMI DE TUTMA
Hepimiz biliyoruz ki kontrattan bir imzayla çıkılamaz yani hala yürürlükte. Ancak bizim iktidarımızda seçim falan beklemeden bu mukavele derhal sahiden uygulanacak. Tayyip Bey’e bir şey söyleyeceğim, taban fiyata dört kez artırım düşünülür dedin, bu yıl ikinciyi bile yapmadın. 17 bin lira minimum fiyat verdin, sonraki gün eridi. Depremzedeye kelam verip yerine getirmedin. Madem hiçbir kelamını tutmuyorsun şu HÜDA Par’lılara domuzbağcılara verdiğin kelamı de tutma o vakit, lanet olsun!
SÖYLENMEYENİ İFŞA EDERİZ
Grubumuz birazdan kapalı oturuma katılacak. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Meclis kürsüsünden dedi ki; ‘İsrail’in bir sonraki gayesi Türkiye’. Bunu deyip dönüp gerini gidiyorsun, bu o kadar kolay değil. Kapalı oturumda daha net değerlendirmelerde bulunacağız. Bunun akla yatan tarafı yok. Kahvede biri söylese ‘Deli misin’ denir. Kendi gelmedi. Birazdan iki bakanı gelecek bize bilgilendirme yapacak. Kıbrıs Barış Harekatı’na hareket verildiğinde Meclis acil ve kapalı oturuma çağırıldı. Harekatın fiilen başladığı birinci günün sonunda Meclis bir daha oturuma çağırıldı, bilgilendirildi. muhalefet lideri Demirel, çok açık ve net bilgilendirme yapıldığını ve hükümetin adabına uygun davrandığını söyledi ve yürüdü. Bu toplantının tutanakları 10 yıl açıklanmayacak. İçeride söylenmeyeni gelip burada ifşa ederiz. Kimse İsrail’in ülkeye saldırması üzere yakın yahut orta vadeli bir tehdidi görmezken bir yandan da 22 yıl sonra 31 Mart’ta seçim kaybetmişken, ekonomiyi çözemiyorken, vatandaşa yapılan bütün anketlerde birinci sorun iktisat, ikincisi işsizlik iken, güvenlik sorunu doruktayken ülkenin Cumhurbaşkanı, bu şapkayla parti önderi refleksi gösteriyorsa iş öbür. O yüzden dedik kapalı oturumda gel anlat, ikna et ve gereğini yapalım.”
FİLİSTİN BİZİM, DENİZ GEZMİŞ’İN TÜRK SOLUNUN DAVASIDIR
Biz 1 yıl evvel 7 Ekim akşamı Hamas’ın İsrail’in sivil amaçlarına bombalı hücum yapmasını kınadık, bu terör hareketi dedik, o günden bugüne ‘Hamas’a terörist mi diyorsun’ dediler. O günden sonra İsrail, kendini savunmak için, yasal müdafaa hakkı diye katliam yapıyor, soykırım yapıyor. 47 bin kişinin canına kastetti, öldürdü onları. Dünya kadar engelli, yaralı bıraktı gerisinde. Bir yandan da 1967 hududunda başşehri Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin bizim problemimizdir, bizim davamızdır, Deniz Gezmiş’in, Türk solunun davasıdır.
İSRAİL’LE TİCARET SÜRÜYOR
Sana ‘İsrail’e ticareti kes’ dedik aylarca inkar ettin, en son martta ortaya çıkınca ‘İsrail ile ticaret yasak’ dediniz. Bizden gidenlerin birçok savaş materyali, bizim gemilerle gitmiş, Gazze’nin zirvesine yağmış. Artık yasak olduğu söylenen İsrail ile ticaret de cayır cayır devam ediyor. Fiili durum şu anda şöyle; mal limandan çıkıyor, evraklar kağıt üstünde düzenleniyor, ticaret devam ediyor. Ey Recep Tayyip Erdoğan; Sen mi samimisin biz mi?
BUNU YAPAN MEHMET ŞİMŞEK DEĞİLSE…
Ülkede vatandaş ‘İsrail bize saldıracakmış’ diye konuşsun istiyor. Lakin hayır, vatandaş internet suratını konuşuyor. Bizdeki internet suratından yavaş bir Bangladeş ile birkaç ülke var. Üstelik buna karşılık maliyet de fahiş seviyede. Bir aile 2022’de internete 442 lira ödüyormuş,, geçen sene 745, bu sene 2350 lira. Herkes için elzem cep telefonu fiyatları fahiş kıymetli. Millet bunu konuşmasın diye ‘İsrail saldıracak’ diyorlar. Bunları yapan da Türk Telekom. Vodafone ile anlaşmışlar, 745 liralık faturayı 2350 lira yaptılar bir anda. Bunu yapan Mehmet Şimşek değilse Recep Tayyip Erdoğan’dır. Kıymetli fatura ödeyen herkesin cebine elini atan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Türkiye enflasyonu en yüksek ülkelerden. Baz tesiriyle fiyat düşüyor diyorlar, o denli fiyat düşmez. Enflasyonu düşürmeden fiyat düşmez. Bu mevzuyu örgütümüzle birlikte hem iş insanlarıyla hem esnafla hem mesken hanımlarıyla hem taban ücretliyle konuşmaya ve bu palavraları ortaya çıkarmaya devam edeceğiz.
TAM SURİYE’YE DÖNECEK ZAMAN
Esad genel af ilan etti. Cezaevleri boşaldı, kabahatler işlenmemiş sayılıyor. Tam Suriye’ye dönecek vakit. ‘Haydi bakalım bunlar memleketine gitsin, fabrikaysa oraya kurulsun ve bizi bundan kurtarın’ denmeli. Türkiye’de bulunan süreksiz sığınmacıların çalışma müsaadelerinin 3 aydan 3 yıla çıkarılması kararı alınmış. Allah’tan korkun ya… Türkiye’de üç gençten biri işsiz. Bizim evladımızı istihdama katın. Sığınmacıyı hedef alan bir parti değiliz lakin sığınmacı yaratan siyasetçilere ve Tayyip Erdoğan üzere siyasetçilere karşıyız. Madem orada kurallar olgunlaştı, genel af da çıktı. Bizim fakirimiz, bizim işsizimiz bize kâfi. Erdoğan’ı derhal Esad ile görüşmeye davet ediyorum.
İMAMOĞLU DAVASI: AYAĞINIZI DENK ALIN
Bunu sadece İmamoğlu bir gün cumhurbaşkanı aday olursa milletin seçme hakkını elinden almak için yaptılar. Şayet bu türlü bir davadan siyasi yasak cezası çıkarırsanız bu ülkenin bir hukuk devleti olmaktan çıkmasını tüm dünyaya tescil etmiş olursunuz. Ayağınızı denk alın!
“ATATÜRK’E VERDİĞİM KELAM OLMASA”
Zor bir mevzuya geldik. Siyaset sıkıntı bir yol. Sen dava arkadaşına bakacaksın, en makûs gününde birbirine tutunacaksın. Akılları sıra ‘genel başkanı yıpratacağız’ diye 18 yaşında bu partiye üye olmuş, liseden beri partili, yıllardır hizmet eden Manisa’nın tam mutabakatıyla… Gülşah Durbay’la biz Manisa’da vilayet 13. 9 oy aldık, 18 aldık, 21 aldık, 23 aldık. Daima bir arada yürüdük. Manisa’da bir kişiyi dışarıda bırakmadan kimseyi küstürmeden yüzde 59 oy aldık bu yıl. Gülşah Durbay, Şehzadeler’i, merkez ilçeyi, daha evvel hiç kazanmadığımız ilçeyi, muhafazakar kodların en kuvvetli olduğu ilçesi aslanlar üzere kazandı. Nitekim utanıyorum. 1 Nisan’da bizi cezalandıracaklardı yapamadılar ya, parti iktidara gidiyor ya akılları sıra genel başkanı yıpratacağız diye 18 yaşından bu yana bu partide olmuş, bu partiye 18 yıldır hizmet eden, Manisa’nın tam mutabakatıyla… Manisa’da ben aday oldum, Gülşah Lider gençlik kolları lideriydi. O günden beri bütün Manisa bir arada yürüyoruz. 1 vekil vardı 4 vekil yaptık. 10 ay evvel yüzde 29 aldık. Bu seçimde biz yüzde 59 oy aldık. Gülşah Durbay, Şehzadeler’i, merkez ilçeyi, hiç kazanmadığımız ilçeyi, Fatih’in tahta koştuğu ilçeyi dürüstlüğüyle çalışkanlığıyla namusuyla kazandı. Sahiden zorlanıyorum, bu kadar ahlaksızlığa, bu kadar kitapsızlığa, bu kadar berbatlığa, bu kadar berbatlığa… Hani problemin ucu Atatürk’e verdiğim kelam olmasa lanet olsun deyip diğer bir şey yapacağım da… Bu palavrası yayan hesaplar Gülşah’ın hastanede yattığı muhakkak günleri ahlaksız bir iftiraya dönüştürdüler.
Partili olmadığı halde bir yerden yüz bulup fırsat yakalayanlar kendine mevki makam bulanlar alnınızı karışlamazsam namerdim! Ne feda edecek Gülşah’ımız, ne sizden korkacak Özgür Özel var. Cürmünüz kadar yer yakarsınız.”