CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek için 23 Mart’ta gerçekleştireceği ön kurultayda aday olması beklenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, sürece ait olarak değerlendirmelerde bulundu. Hakkında açılan davaların duruşmalarının birebir güne verilme nedeninin “on binlerce insan yığılır baş edemeyiz” fikri olabileceğini söyleyen İmamoğlu, “Hiçbirine gitmeyi düşünmüyorum” dedi. İmamoğlu, “Siyaset yasağı getirilirse ne olacak?” telaffuzları için de “Bu tehditlere bakarsak önümüzü görme uğraşı sahiden körleştirir. Bunlar benim konsantrasyonumu bozmuyor” dedi. İmamoğlu, son günlerdeki tutuklamalar ve baskıları da eleştirdi, “iktidarı mertliğe davet ediyorum” dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı adaylığı için ismi geçen bir öbür isim de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş. Ön seçim yarışına katılmayacağı açıklanan Yavaş’ın kulislerde sav edilen “Anketler bu türlü çıkmaya devam ederse aday olacağımı bilin” sözleri şimdi yalanlanmadı. İmamoğlu, Yavaş’la ortalarındaki münasebete dair, “Mansur Yavaş Liderimiz da dün de yan yanaydık bugün de yan yanayız, yarın da yan yana olmaktan büyük onur ve gurur duyarım. Daima birlikte milletimizin bu güç günlerinin geride kaldığı, hakikaten milletimizin, başta çocuklarımızın gençlerimizin keyifli olduğu bir geleceği hazırlayacak aktörler olacağız. Muvaffakiyet hepimizin ve milletimizin olacak. Bu türlü bir periyoda daima birlikte yürüyoruz inşallah” diye konuştu.
İmamoğlu, Sözcü yazarı Hürmet Öztürk‘e verdiği röportajda gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
“Adaylar önümüzdeki hafta üzere netleşecek, ondan sonrası Allah kerim”
İmamoğlu, ön seçimin Türkiye’de siyasetin eksenini değiştireceğine inandığını belirterek şunları söyledi:
“Siyasi partinin üyeleri, ortaya hiç kimseyi koymadan yol haritası belirleme konusunda en üst düzeyde bir makam tercihi ile ilgili planlamadır. O bakımdan ‘Demokrasi devrimi’ diye niteliyorum. En değerli kutlama bu türlü bir demokrasi ihtilalinin partimiz tarafından yapılmasıdır. Adaylar muhtemelen önümüzdeki hafta üzere netleşecek. Ondan sonrası Allah kerim.”
“Davalar benim konsantrasyonumu bozmuyor”
Ekrem İmamoğlu, “Devam eden davaları var. Siyaset yasağı getirilirse ne olacak?” telaffuzları için de şöyle dedi:
“Bu tehditlere bakarsak önümüzü görme uğraşı nitekim körleştirir. 2019 adaylığımdan evvel bile bunlar konuşuluyordu. Beylikdüzü Belediye Başkanlığım üzerinden şu yapılacak, bu yapılacak deniliyordu. Fakat tereddütsüz dahil olduk. Sonra hayatımızdan davalar hiç eksik olmadı. Bir şey bulamadılar, uydurdukları bir davayla karşımıza dikildiler. Bunlar benim konsantrasyonumu bozmuyor. Vaktimi çalıyor mu? Mecburen çalıyor.
Baksanıza birebir güne (11 Nisan) üç tane dava koymuşlar. Bir insan kendi davasına gitmek istese, imkansızlığı önümüze sunmuş oldular. Masumiyet karinesini yerle bir eden ve yargılama sistemi, sistemi darmadağın eden ve de ‘Asla bu türlü bir dava olmaz’ diyeceğimiz davalarla yargılanan bir durumdayım. Aldığımız ya da alacağımız kararların hiçbirinde ‘Buna nazaran karar alalım’ diye bir his yok. Kararları milletimiz, demokrasimiz, partimiz menfaatine en yanlışsız formda alma tarafında kararlıyız.
Aynı güne konan davalara katılmayacak
Hiçbirine gitmeyi düşünmüyorum. Bir gereklilik yoksa avukatlarımız gereken savunmayı yapacaktır. Herhalde korktular başka ayrı günler olursa on binlerce insan yığılır baş edemeyiz, o yüzden üçe bölelim diye düşündüler.”
TIKLAYIN – İmamoğlu birebir gün iki adliyede yargılanacak
Gölge kabine tezlerine: Masada hiç olmamış kanıların lisana getirilmesi kasıtlı!
İmamoğlu, kulislerde konuşulan mevcut aday gölge bakanları değiştireceği, yeni bir kabine ile yola çıkacağı argümanları için de şöyle dedi:
“Bunların hiçbiri şu an gündemimizde yok Hürmet Beyefendi. Daha adaylığımızı açıklamadık. Kaldı ki bunlar tabiri caizse bir olay çıkartmak, milletin beynini kurcalama uğraşıdır. Bu süreçte, çok nizamlı, intizamlı bir formda olmuş olan şeyi olduğu üzere anlatan şeffaf bir periyodu arzuluyoruz. Partimizde de o denli, kendi ortamızda da o denli, kamuoyuna dönük de o denli. Bu bakımdan bugünden bu konular konuşulmaz. Daha partimizin önünde bir ön seçim, parti programı kurultayı var. Aday belirlendikten çabucak sonra muhalif partiler, muhalif aktörler, STK’larla görüşmeler var.
Bu kadar iştirakçi bir modelle şekillenecek bir Türkiye geleceği tahayyülüm var. Tüm bunlar olgunlaşacak ondan sonra böylesi bir iktidarın oluşmasıyla ilgili gelecekte güçlü bir parlamenter sistemi, güçlü bir kuvvetler ayrılığı nizamının oluşacağı bir periyoda hazırlayacak kapsayıcı bir takımlaşma çalışmaları olacaktır. Ben bunu ‘Milletin evlatlarıyla bu ülkeyi yöneteceğimiz bir devir olsun’ diye tarifliyorum. Bütün bunlar varken gölge kabine üzere bahisleri konuşmak, yani masada hiç olmamış fikirlerin lisana getirilmesini çok kasıtlı buluyorum. Gündemimde bu sıraladığım mevzular var.”
Gözaltılar, tutuklamalar, hissedilen baskı: İktidarı mertliğe davet ediyorum
İmamoğlu son günlerde birbiri arkasına yaşanan tutuklamalara ait olarak da şunları söyledi:
“Medya da güç durumda. Kısıtlamalar, tutuklanmalar, baskılar yaşanıyor. Hiçbirinin ülkemize yararı yok. Memleketler arası topluluğa baktığımızda bu yapılan işlerin her birisi bir paha kaybı, prestij kaybıdır. Bu türlü olduğu sürece ülkede sahiden iktisat düzelmez, enflasyon düşmez, yoksulluk büyür. Hasebiyle biz istiyor ve diliyoruz ki bütün bunları bir kenara bırakın, mertçe çaba edelim. Dürüst bir biçimde, şeffaf bir biçimde uğraş edelim. Millet de ona nazaran kararını versin. Ben iktidarı mertliğe davet ediyorum, etmeye de devam edeceğim.”
“Mansur Yavaş’la dün de yan yanaydık bugün de yan yanayız, yarın da yan yana olmaktan büyük onur duyarım”
İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’la aralarındaki ilgi hakkında da şunları söyledi:
“Biz nitekim ülke menfaati için yan yana olan, duran, birbirini sevgiyle, hürmetle karşılayan yani başta genel liderimiz olmak üzere Mansur Yavaş Liderimiz hatta başka bütün dostlarımızın saçının teline bile ziyan gelmeyecek formda bir yol tariflemeyi hassasiyetle planlıyoruz. Kaldı ki burada Mansur Yavaş liderimiz natürel ki çok özel bir noktada. Benim için de, Ankara halkı için de, milletimiz için de o denli. Hasebiyle Mansur Yavaş Liderimiz da dün de yan yanaydık bugün de yan yanayız, yarın da yan yana olmaktan büyük onur ve gurur duyarım. Daima birlikte milletimizin bu sıkıntı günlerinin geride kaldığı, sahiden milletimizin, başta çocuklarımızın gençlerimizin memnun olduğu bir geleceği hazırlayacak aktörler olacağız. Muvaffakiyet hepimizin ve milletimizin olacak. Bu türlü bir periyoda daima bir arada yürüyoruz inşallah.”